Hemşire, hasta bireye doğrudan temas ile çeşitli sağlık hizmetlerini uygulayan kişidir. Hemşire, hekim ile hasta arasındaki köprüdür.
Hemşirenin görev ve yetkilerine ilişkin bilgilendirme amaçlı ilgili kanun ve yönetmelikler esas alınarak hazırlanmıştır.
İntravenöz yani damar içine, enjektör veya branül (intraket) gibi araçlarla 25 derece açı ile girilmesi ve ilaçların enjekte edilmesi işlemidir. Toplardamar olarak da bilinen venler aracılığı ile verilen ilacın dolaşıma katılması hedeflenmektedir. İv uygulanan ilaçların ve verilen sıvıların, bir an önce müdahale etmeyi gerektiren durumlarda veya oral (ağızdan) beslenemeyen hastaların tedavisinde kullanılır. Dolaşıma en hızlı karışan (30-60 saniye) enjeksiyondur.
İlaç içeriğinin kas içine 90 derece ile enjekte edilip burada absorbe olarak dolaşıma katılmasını sağlayan bir yöntemdir. Bu yöntem ile enjeksiyonun dolaşıma katılması 10-20 dakika sürmektedir. Bu yöntemi uygulamak için tercih edilen kaslar; dorsogluteal (arka kalça bölgesi), ventrogluteal (yan kalça bölgesi), laterofemoral (vastus letaralis ve rektus femorus kaslarını kapsayan bölge) ve deltoid (üst kolun dış yan yüzü) bölgedir.
İlaç, deri altına, yağ tabakasına veya onun altındaki dokuya enjekte edilir ve buradan absorbe olarak dolaşıma katılır. Bu uygulamada verilen ilacın emilimi için geçen süre yaklaşık 30 dakikadır. Enjeksiyon; kolun üst dış tarafına, bacağın üst tarafına veya karın bölgesinde deri altına 45 derce açı ile uygulanır. Subkutan enjeksiyon için kısaltılmış iğne uçlu enjektörler kullanılıyor ise uygulama 90 derece açı ile yapılmalıdır.
10/15 Derece bir açı ile yüzeysel olarak deri altına girilerek, bir takım testler ve lokal tedavi yapmak için kullanılan bir yöntemdir.
Önemli hemşirelik girişimlerinden olan damar yolu işlemi, venlere bir katater yardımı ile kanal açılarak bu kanaldan, çeşitli tıbbi sıvı ve ilaçların dolaşıma katılmasını sağlayan bir işlemdir. Damar yolu açılması için kişinin anatomik ve fizyolojik yapısına uygun seçilen boyuttaki bir kataterin, damara girilerek sabitlenmesini kapsayan bir süreçtir. Ortalama 1-2 dakika süren kısa bir girişimsel işlemdir. 48/72 saat sonra damar yolu değiştirilmelidir.
Trakeostomi, çeşitli nedenlerden dolayı cerrahi bir girişim ile hava yolu açıklığını sağlayan; boynun önünden nefes borusuna açılan bir tüptür. Trakeostomi bulunan hastalarda; aspirasyon, iç kanül temizliği, kaf bakımı ve peristomal cilt bakımı düzenli olarak aseptik tekniklere uygun bir biçimde yapılmalıdır. Hastanın solunum sesleri, oksijen düzeyi, tüpün derinliği ve pozisyonu değerlendirilmelidir. Düzenli ağız bakımı yapılmalıdır. Yutma fonksiyonları değerlendirilmelidir. Trakeostomi hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız.
Perkütan endoskopik gastrostomi (PEG) bir gıda ve sıvı verme yöntemidir. Bu yöntem, bir doktor tarafından cerrahi işlemle mideye bir tüp yerleştirilmesinden sonra başlar. Tüp, endoskopi yardımıyla mide duvarına yapıştırılır. Bu tüp sayesinde, hastaya gıda ve sıvı dışarıdan verilebilir. PEG yöntemi, ağızdan yemek yemesi zorlaşan veya yutma bozukluğu yaşayan hastalarda kullanılır. Beslenme desteğinin uzun süreceği durumlarda tercih edilmektedir. Diğer beslenme yöntemlerine göre daha güvenli ve etkili olduğuna dair çalışmalar bulunmaktadır. PEG tüpünün düzenli olarak pansumanı yapılmalıdır. Enfeksiyon açısından değerlendirilmelidir. Tüpün konumu kontrol edilmelidir. PEG tüpü, herhangi bir komplikasyon görülmediği hallerde 6 ayda bir değiştirilmesi önerilir. PEG hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız
Nazogastrik sonda uygulaması mideye, burun yolu ile özel bir medikal borunun aseptik tekniklere uyarak yerleştirilmesidir. Hastanın yaşı, cinsiyeti ve boyun uzunluğuna göre sondanın ölçüsü ve numarası belirlenmektedir. Beslenme amaçlı kullanılacak olan sonda takıldıktan sonra buruna bir flaster yardımı ile sabitlenmektedir. Silikon NG en geç 1 ayda değişimi yapılırken Foley NG 7-10 günde değişimi yapılmalıdır. Sabitlemeyi sağlayan flasterin ayrıldığı ve sondanın seviyesinin değiştiği durumlarda beslenme hemen sonlandırılmalı ve sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Aspirasyon; mukus, kan gibi maddelerin aspiratör yardımı ile steril aspirasyon hortumuyla çekilip temizlenme işlemidir. Genellikle hastanın solunum yolu tıkanıklığını gidermek için yapılan aspirasyon, hastaya uygun pozisyon verildikten sonra aseptik tekniklere uyularak ağızdan ve burundan gerçekleştirilir. Aspirasyon sırasında ve sonrasında hastanın kalp hızı, cilt rengi, solunumu değerlendirilmelidir. Aspirasyona neden olan durumlar değerlendirilmeli ve gerekli tedavi uygulanmalıdır.
Üretradan girilerek mesaneye sabitlenen bir hortum olan idrar sondası, genellikle mesanede biriken idrarın boşaltılması için uygulanır. Uygulama yaklaşık 10 dakika sürmektedir. Hastanın yaşı, cinsiyeti gibi faktörler sondanın numarasını belirlemektedir. İşlem sonrası bakım ve değişimi çok önemlidir. Oluşabilecek enfeksiyonları önlemek için silikon sonda ayda bir, foley sonda ise 7-10 günde bir değiştirilmelidir.
Port Kateter; bir ucu kalbin hemen girişinde ki büyük bir damara, diğer ucu ise göğüs duvarında cilt altına yerleştirilen, kanser hastalarında kemoterapi ilaçlarının uygulanmasında, zor damar yolu bulunan hastalarda kolaylık sağlayan kapalı bir sistemdir. Port iğnesi 90 derecelik açısı olan özel eğimli bir iğnedir. Port iğnesinin kullanım süresi 1 haftadır. Gün aşırı pansuman yapılmalıdır. Port katater hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız.
Rektum, kalın bağırsağın anüse bağlandığı kısımdır. Bağırsağın boşalmasını sağlamak, bağırsağı temizlemek, bağırsağı uyarmak veya bağırsağı cerrahi işlem öncesi temizlemek amacıyla bir sıvının rektuma yerleştirilerek kalın bağırsağın içerisine verilmesine, lavman denir. Genelde kabızlık şikâyetlerinde kullanılan ilaçların fayda vermediği durumlarda hekim tarafında order edilerek uygulanır. İşleme başlamadan hastanın en az 30 dakika öncesinden açlığı gerekir. Lavman işleminden sonra genellikle 1 saat içerisinde dışkılama olması gerekir. Çoğu zaman basit bir işlem olarak görülse de ciddi komplikasyonları engellemek için uzman kişiler tarafından yapılmalıdır.
Yatağa bağımlı (immobil), kendi ağız temizliğini yapamayan, ağızdan (oral) beslenemeyen hastalarda; ağız mukozasını korumak ve enfeksiyon riskini ortadan kaldırmak için yapılan işlemlere, ağız bakımı denir. Hastanın komutla ağzını açamaması ya da defans göstermesi durumlarında zorlama yapılmamalıdır. Ağız bakımına başlamadan önce hastanın takma dişleri varsa çıkarılmalıdır. Protez dişler uygun bir şekilde temizlenmelidir. Yatağa bağımlı hastaların bu işlem için hastaneye transferi zor olduğundan evde bu işlem için destek alınmalıdır. Ağız bakım kitleri kullanılmalı ve günde en az 2 kere yapılmalıdır. Ağız bakımı bittikten sonra dudak ve çevresine nemlendirici krem sürülmelidir.
Kolostomi; kalın bağırsağının bir kısmının cerrahi bir işlemle karın duvarından dışarı çıkarılması işlemidir. Kolostomi işlemi sırasında karın duvarının üzerine çıkarılan ağza benzeyen, dışkının toplandığı küçük kesenin bulunduğu deliğe, stoma adı verilir. Geçici ya da kalıcı olarak kolostomi işlemi yapılmaktadır. Stomada bulunan kese ya da torbanın günlük olarak değiştirilmesi önerilir. Kolostomi hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız.
Cerrahi bir işlem ya da yaralanma sonrası açılan derinin bütünleşmesi için atılan dikişin alınması işlemidir. Genel olarak yüz bölgesinde olan dikişler 3-5 gün, baş, boyun bölgesinde 5-7 gün, kol- bacak bölgesinde 6-10 gün, eklem bölgelerinde 10-14 gün, göğüs, sırt ve bel bölgelerinde ise 6-12 gün arasında alınması önerilir. Deriniz bütünleştiğinde ve sağlık durumunuz olanak sağladığında steril bir şekilde cerrahi aletlerle ip veya zımba dikişlerinizi evde aldırabilirsiniz.
Hekim orderi ile istenilen laboratuar tetkikini, profesyonel hemşiremiz tarafından evinizde veya iş yerinizde aldırmak için bizleri arayabilirsiniz. Sonuçlar, istenen değerin çalışma süresine bağlı olmakla birlikte, genellikle aynı gün içinde çıkmaktadır.